KISA GÜNDE,KISA SEYAHAT

Benim ‘canım çok sıkılıyor’ diye başlayan uzun konuşmam ve babamın sebepsiz gezme isteğiyle kendimizi arabaya atıyoruz. Tam yola çıkacağız babam telefonunu unuttuğunu söylüyor,ben eve yollanıyorum,ayakkabıyı çıkarmak uzun iş ayakkabıyla dalıyorum kenardan kenardan içeri,sonra çıkıyorum hemen telefonu alıp,tabi ki çaktırmıyorum anneme.Evet işte yoldayız,yol sıkıcı,hava sıcak,bir dost olaydı yanımda iyiydi ama şartlar sebebiyle yok maalesef. Babam orduya yaklaşmışken farklı bir yola sapıyor  20 dakika falan sonra direkt boztepedeyiz. Her taraf inşat ve bir insan seli var ama manzara harika.Bir iki fotoğraf çektiriyor babam-annem,ben aradan sıyrılıyorum.kurtuluyorum oldum olası sevmediğim fotoğraf işinden.Orduyu kesiyoruz kuşbakışı,şehrin bir kısmı ışığın bir oyunu olarak su altında gibi gözüküyor. Bir iki manzara resmi çekiyorum,pek iyi çıkmıyor.

Turumuza son veriyoruz aşağıya iniyoruz.Yol kenarında oturmuş yaşlı bir adam sigara istiyor el hareketleriyle,babam yavaşlıyor sigara vermek için,camı açıyor ben itiraz ediyorum,bide başkasını zehirleme diyorum,annemde bana katılıyor babam tekrar hızlanıyor,adam arkamızdan bir takım hareketler yapıyor,sanırım küfür ediyor bolca.

Şehir içindeyiz,araba otoparkta,yürüyoruz,annem mağazalara dalıyor,ben sıkılıyorum,babam sigara içiyor,1 saat falan dolanıyoruz bir ara bir kahve kapmayı başarıyorum,yol boyu yudumluyorum.Marketler,mağazalar,caddeler her taraf çok kalabalık ve insanlar çok garip giyinmiş hangi defileden fırlamışlar ki acaba?.Babama sahaf bulalım diyorum ‘saati ne yapacaksın,var ya saatin’dedi. Saat değil sahaf ,kitap alacağım dedim.Evde var ya kitapların onları oku dedi.Aniden babamın kitaplara oyuncak muamelesi yaptığını fark edip duraksıyorum,bir ara konuşsam bu konuyu diyorum sonra boş veriyorum.Yemek yiyoruz kısa süreli,sonra yine caddeler,mağazalar,sıkılıyorum bir dost arıyorum ama yok.

Neyse en sonunda dönüş yolundayız,yorulduğumu fark ediyorum,alışmamış bünyeyle gezmek zor .Ordu çıkışı batan bir güneş ve iyi bir manzara var ama Fatsaya  yaklaştığımızda bir yağmur karşılıyor bizi.Seviniyorum,yağmur güzel,yağmur harika.Ve sonunda evdeyim,not etmek lazım bu ufak seyahati diyorum.İşte yazdım bu kadar oldu maksat hatıra olarak kalsın.

Not:Ordu büyük şehir oldu  ama bana göre inşat şehri olmuş,her taraf inşat ,caddeler çok fena,bir el atsalar çok iyi  ama büyük şehir olunca alacakları ‘büyük parayı’ cebe atmak varken şehre harcarlarmı dersiniz?.

Not 2:Uzun zamandır gitmemiştim orduya değişmiş,modern yapılar ve eski mahalleler iç içe girmiş garip olmuş,yakaladığım bir iki kareyi paylaşıyorum sizlerle