17 Ağustos 2013 Cumartesi

KÜÇÜK ADAMLAR VE MİDE BULANDIRAN HAYATLAR-KÜÇÜKLÜĞE YERGİ,GÜLİVERE SELAMLAR-

Küçük meseleleri dert etmeyi gelenek haline getirmiş adamlar tanıdım.Küçük adamlardı bunlar haliyle,zaten büyük adamlar nadir yüzyıllarda görülür ve o çağ onlarla alınır.Benim bahsettiğim adamlar duvarda ki çatlakları,domatesin haddinden fazla kırmızı oluşunu,komşusunun aşırı sinirli varoluşunu,yıllar önce kimliklerinin kayboluşunu dert eden adamlardı.Stres içinde ve bin bir dertle yaşamak onların rutinidir.Emekli albayın arabayı hafif çapraz park edişi sorun olur onlara.Bir şeyi dert edinebilmeleri için yakınlarında olması yeterlidir.Küçük adamlar,küçük dertler dedik ya,büyük dertler ve uzak mesafeler işte bu küçük adamların küçük dertlerle dolu hayatında zerre gölge etmez.Garip şekilde çakıl taşlarının duruşunu bile dert eden bu insanlar,kendinden biraz uzak diye insanların katledilmesine ses çıkarmaz,bunu umursamaz.Bana dokunmayan yılan bin yaşasın derdindelerdir,unuttukları nokta şu dur ki,dünya küreseldir ve bir küre üzerinde yapılan tüm yolculuklar ayni yerde bitmeye mahkumdur.İnsan ve insan müsvettesi olmak arasındaki derin ve karalamalarla dolu fark işte burdadır ve zaten küçük adamlar unutulmaya mahkumdur.İnsan iki kere ölür derler,birincisi fiziken,ikinciside dünya üzerinde adımızı bilen son kişi öldüğünde.Küçük adamların ismini kimse bilmez ki,onlar sıfattan ibarettir.

Hayat, onu yaşamayı bilen cesur insanlarındır.



-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder